Kıbrıs Aziz Barnabas Mezarı ve “Barnabas İncili”

Akdeniz’in öykülerle dolu adası Kıbrıs’ın doğu kıyısında, şehrin gürültüsünden uzak, sessiz bir manastır kompleksi bulunur: Aziz  Barnabas Manastırı. Burası yalnızca bir tarihi yapı değil, aynı zamanda inancın, tartışmaların ve gizemlerin kesiştiği bir alan. Hem Hristiyanlık hem İslam tarihinde adı geçen Barnabas’ın mezarı burada bulunuyor ve yıllardır sayısız hikâyeye konu oluyor.

Aziz Barnabas Kimdir?

Barnabas, Kıbrıs’ın Salamis kentinde Yahudi kökenli bir ailede doğmuş, daha sonra Hristiyanlığı benimsemiş bir misyonerdi. Erken dönem Hristiyanlığı yaymak için Pavlus’la birlikte uzun yolculuklara çıktı ve adada Hristiyan inancının kök salmasına öncülük etti. “Teselli oğlu” anlamına gelen Barnabas ismi, onun barışçıl ve öğretici kişiliğini anlatır. Bugün Kıbrıs halkı onu “adanın koruyucu azizi” olarak görür.

Barnabas Manastırı

Manastır, Gazimağusa yakınlarında, antik Salamis harabelerine birkaç kilometre mesafede yer alıyor. Bugünkü haliyle 18. yüzyılda yeniden inşa edilen yapı, üç kubbeli kilisesi ve taş avlusuyla gerçekten büyüleyici bir atmosfer sunuyor.

Rivayete göre Barnabas, Salamis yakınlarında öldürülmüş ve buraya, bir kayanın altına gömülmüştür. Yüzyıllar sonra, bir başpiskoposun rüyasında mezarın yerini görmesiyle mezar yeniden bulunur ve üzerine bugünkü manastır inşa edilir.

📜 Barnabas İncili – Gerçek mi, Efsane mi?

Barnabas’a atfedilen ve “Barnabas İncili” olarak bilinen bir el yazması, yüzyıllardır merak konusu. Bazı iddialara göre bu metin, Hristiyanlığın “asıl” İncili. Ancak akademik çevreler bunun doğru olmadığını, mevcut nüshaların Orta Çağ döneminde, yani 15.–16. yüzyıllarda kaleme alındığını söylüyor.

Bu İncil’in ilginç yanı, Hz. İsa’yı Tanrı değil, peygamber olarak anlatması ve “Ahmed” adında bir peygamberin geleceğini bildirmesi. Bu yüzden bazı Müslüman kaynaklar, metni İslam inancıyla örtüşen bir kitap olarak yorumluyor. Ve bu durum biz müslümanlar için oldukça önem taşıyor. Fakat Katolik ve Ortodoks kiliseleri, bu metni sahte veya sonradan uydurulmuş bir yazı olarak değerlendiriyor.

Yine de, Barnabas İncili’nin varlığı bile insanların ilgisini çekmeye yetiyor. Çünkü bu kitap, “kutsal metinlerin değişip değişmediği” gibi derin soruları yeniden gündeme taşıyor.

Barnabas İncili’nin bugün nerede olduğu hâlâ bir sır; kimi kaynaklar Viyana’daki bir kütüphaneden söz ederken, kimileri Türkiye’de saklandığını iddia ediyor. Umarım bir gün öğrenebiliriz...