Bolu Yedigöller’de Yaz Kampı

Geçmiş yıllarda, Temmuz ayında Yedigöller Milli Parkı’nda yaptığım kamp, hem şehirden kaçış hem de doğayla yeniden buluşma isteğimin en güzel cevabı oldu. Burası gerçekten başka bir dünya… Yoğun oksijen, çam ağaçlarının kokusu, göllerin sakinliği ve zamansız sessizlik… Eğer sen de doğayı iliklerine kadar hissetmek isteyenlerdensen, bu yazı tam sana göre.

Yedigöller Nerede?

Yedigöller Milli Parkı, Türkiye’nin Batı Karadeniz Bölgesi’nde, Bolu ilinin kuzeyinde yer alan doğal bir milli parktır. Bolu merkeze yaklaşık 40 km, Ankara ve İstanbul’a ise yaklaşık 3–3.5 saat uzaklıktadır. Ormanların ve yedi gölün bir arada bulunduğu bu bölge, ülkenin en zengin doğal ekosistemlerinden biridir.

Kamp Alanları: Doğanın İçine Yerleşmiş Sadelik

Yedigöller’de kamp yapmak, modern kamp alanlarından farklı. Burada elektrik yok (bazı bölgelerde sınırlı cep telefonu çekiyor), duş yok ve tamamen vahşi kamp atmosferi hâkim. Ancak doğanın özü burada.

Başlıca kamp alanları

• Büyükgöl çevresi: En popüler ve suya en yakın alan.

• Seringöl – Nazlıgöl arası: Daha sakin, gün batımı harika.

• Deringöl yakınları: Sabah sisleri burada ayrı güzel.

🌲 Temmuz ayında sabahları hafif serin, geceleri ise nemli bir hava hâkim. Çadırın içinde bile doğanın nefes alışını hissediyorsun.

Bungalov & Konaklama Seçenekleri

Yedigöller Milli Parkı içerisinde Orman İşletmesi’ne ait sınırlı sayıda bungalov ev bulunuyor. Özellikle kış aylarında tercih ediliyor ama yazın da doluluk oldukça yüksek.

Bungalovların özellikleri

• Doğayla uyumlu ahşap tasarım

• Soba veya ısıtıcı (mevsime göre)

• İçeride küçük bir mutfak bölümü

• Göl manzarasına yakın konum

Konaklama fiyatları sezona göre değişse de genellikle ekonomik. Ancak temmuz ayı için mutlaka 2–3 hafta önceden rezervasyon gerekiyor.

Yedigöller’in Büyüleyici Doğası ve Tarihi

Yedigöller, adını birbirine bağlı yedi heyecan verici gölden alıyor: Büyükgöl, Seringöl, Nazlıgöl, Kurugöl, Deringöl, Sazlıgöl ve İncegöl.

1965 yılında milli park ilan edilen bölge, özellikle orman ekosistemi açısından Türkiye’nin en zengin alanlarından biri. Burada göreceğin ağaç türleri:

• Göknar

• Sarıçam

• Gürgen

• Kayın

• Meşe

• Kızılağaç

Temmuz ayında yeşilin binlerce tonu kendini gösteriyor. Ayrıca şanslıysan geyik, karaca, sincap gibi orman sakinleriyle de karşılaşabiliyorsun.

Nemi ve Havası: Yedigöller’in Gizli Karakteri

Yedigöller’in havası dört mevsim nemli, temmuz ayında bile sabahları yoğun sis ve su buharı oluşuyor. Özellikle göllerin üzerinde oluşan serin nem tabakası, buraya mistik bir hava katıyor.

• Çadırın dışı geceleri neredeyse ıslanıyor.

• Sabah uyandığında göllerin üzerinde ince bir sis perdesi oluyor.

• Nem sayesinde ormanın kokusu daha yoğun hissediliyor.

Eğer yaz sıcağından kaçıyorsan, Yedigöller tam bir cennet.

Yedigöller’de Yapılabilecek Şeyler

Burada doğanın içinde kaybolmak isteyenler için harika aktiviteler var:

✔ Göl kıyısında yürüyüş

Her gölün kenarındaki patikalarda rahatça yürünebiliyor. Özellikle Nazlıgöl–Seringöl arası çok keyifli.

✔ Fotoğrafçılık

Sabah sisleri, göl yansımaları ve yeşilin her tonu… Fotoğraf meraklıları için adeta açık hava stüdyosu.

✔ Balık gözlemi ve piknik

Göletlerde bolca alabalık var. Yemek için özel piknik alanları mevcut.

✔ Yıldız gözlemi

Elektrik ışığı olmadığı için gökyüzü inanılmaz net. Temmuz gecesi yıldız yağmuru gibi!

✔ Mistik yürüyüş rotaları

Orman içindeki bazı patikalar, eski zamanlardan kalma efsanelerle anılıyor.

Yedigöller’in Mistik Hikâyeleri

Bölge halkı ve kampçılar arasında çeşitli efsaneler anlatılıyor. En yaygın hikâyelerden birkaçı:

1. Sis Perilerinin Gölü

Sabah erken saatlerde suyun üstünde beliren sis tabakasının “gölün perileri” olduğuna inanılır. Perilerin, göle yaklaşanları koruduğu söylenir.

2. Kaybolan Yolcu Efsanesi

Ormanda kaybolup sonra hiç olmadık bir patikadan geri çıkan insanların anlattıkları…“Bir siluet gördüm, bana yolu gösterdi.” diye başlayan birçok hikâye var. Kimine göre bu siluet, bölgenin koruyucu ruhu.

3. Deringöl’ün Sessizliği

Deringöl’ün çevresinde kuşların bile suskun olduğu söylenir. Bunun, gölün altında yatan eski bir yerleşimin ruhani etkisi olduğuna dair rivayetler var.

Bu hikâyeleri bilerek yürüyünce, ormanın sesi bile daha anlamlı geliyor.

Bol keyifli gezmeler!